özel halk otobüslerine bindiğimde genelde tercih ettiğim 2 farklı koltuk grubu var.
birincisi: en arka koltuklardır.böylece otobuse her bineni görebilir inceleyebilir süzebilir
ve içinizden dalga geçebilirsiniz.
diğeri ise otobüse longitüdinal uzanan söförün hemen yanındaki 3 kişilik koltuk grubudur.
burda oturmanın keyfi ise; şoförle muavin arasındaki muhabbeti dinleyebilir
-bu aralarındaki muhabbetler genelde çok saçmadır ve beni hiç alakadar etmez-
yine içinizde dalga geçebilir, di
sıkılıyorum lan
bayağ bayağ sıkılıyorum hemde
hani sıkılıyorum yazıyorum ya buraya
s den sonra ı harfine basarken geçen o süre zarfında bile sıkılıyorum
böyle bi nefesim daralıyor başıma ağrı giriyor
maymun iştahlı mıyım neyim doyamıyor muyum bir türlü
herşey yolunda gibi halbuki
hayatımda beni rahatsız eden birşey yok
sıradan bir hayatımda yok, gayet aktifimde
istediğim şeyler gerçekleşiyorda
gel görki yinede haftasonlar
1987 yılının sıcak haziran ayında doğan ahmet 6 yaşındayken henüz ilkokula başlamadan piyano kursu almaya başladı
2yıl aldıktan sonra belirli sebeplerden dolayı eğitimini bıraktı.bırakmış olmasının hala pişmanlığını yaşıor, çocuktu
işte değerini bilememiş salak..ardından resim kursu almaya başladı.resim kursunuda yaklaşık 2 yıl alan ahmet belirsiz
sebeplerden dolayı kursuna dewam etmedi.ancak hala karakalem çalışmalar